Mimarlık Bölümü Mezunumuz Atahan Sevdi’ye Lars Lerup Ödülleri’nde Birincilik Ödülü

Üniversitemiz Mimarlık Bölümü 2017 yılı mezunlarından Atahan Sevdi’nin, yüksek lisans çalışmalarını sürdürdüğü DIA Dessau Hochschule Anhalt’ta, yaz dönemi stüdyosunda Prof. Ralf Niebergall yürütücülüğünde Güney Afrika’da tasarladığı Şaraphane Projesi, Lars Lerup Ödülleri’nde 1. ödülüne layık görüldü.

Projeyi bu videodan inceleyebilirsiniz: https://vimeo.com/445329091

Mezunumuzu kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz!

Lars Lerup Awards 

Lars Lerup Ödülleri her sene Hochschule Anhalt tarafından 1. Sınıf master stüdyoları arasında seçilen en iyi projeyi onurlandırmak için verilen bir ödüldür. Projeler öncelikle ön elemeye tutulur. Kısa listeye alınan projeler jüri tarafından yeniden değerlendirilir ve dereceye giren 3 proje ödüllendirilir.

Pour: A grotto for Wine – Mimari Rapor 

Proje alanı, 18m yükseklik farkı ile bir köşeden diğerine doğru bir eğime sahiptir. Bu, projenin başlangıç noktasını oluşturdu.

Amacım elimden geldiğince verimli toprağı korumak ve şaraphaneye maksimum üretim alanı sağlamaktı. Bu nedenle tasarımın temel fikri, eğime uygun olarak dairesel bir zemin parçasının kesilip yukarı kaldırılması, devamında diğer tüm işlevlerin o kalın toprak parçasının altına yerleştirilmesi olarak tanımlanabilir.

Bu toprak, üzerinde bağ bulunan bir çatı çanağı olarak da adlandırılabilir. Bu çatı kullanımı tüm arazinin bir bağ olarak kalmasına yardımcı olur. Çatı formu, bitki köklerinin soyutlaması olan kalın dikey taşıyıcılarla ana zemine bağlanan organik bir şekle sahiptir.

Çatının dairesel şekli, Kayamandi’nin güzel üzüm bağları ve dağları içeren güzel doğa manzarasının sonsuz bir görüntüsünü sağlayan bir manzara terası sunar. İlaveten, çatı üzerinde, üzüm bağları arasında bir peyzaj ögesi olarak su birikintileri konumlandırılmıştır ve bu da çatıda doğal yürüyüş deneyiminin keyifli hissini destekler.

Mimari tektonik: Çatının organik şekli ve plan organizasyonları, iç atmosferde bir mağara hissi sağlar. Bu karanlık alan, çatıda yer alan ancak çatıdan iç mekâna doğru konik bir form ile yaklaşan ışık kuyuları ile aydınlatılır.

Çemberi saran su elementi bu mağara hissini destekler. Şaraphane girişinde ziyaretçileri ağırlayan havuz iç mekâna da devam ediyor. Misafirperverlik alanındaki havuz, güneş ışığı ile aydınlatılan canlı bir unsur haline geliyor. Bu, çatıda bir kaydırma hareketi ile yapılır. Bu hareket, girişin üzerinde bir sığınak oluştururken, arkadaki otel odaları için bir açık hava alanı yaratır.

Üretim alanı ile konaklama alanı arasında yer alan çatıdan binaya giren cam kutu. Şaraba adanmış bir deneyim hacmi olarak hizmet eder. Berrak ve parlak cephesi, binanın her yerinden dikkat çekiyor. İçinde bir şarap tadım odası, şarap dükkânı ve kaliteli yemek restoranı bulunmaktadır.